Saat gece yarısını gösteriyor…
Önümde yapılmayı bekleyen yığınla iş duruyor, her yer oraya buraya savrulmuş kâğıtlarla dolu…
Fonda Scorpions çalıyor… “Let me take you far away…” diye başlıyor şarkının sözleri…
İşte tam bu anda alıp başımı uzaklara gitmek istiyorum, çok uzaklara… Zamanı, mekânı, sorumlulukları unutmak… Toprağa yalınayak basmak, çocuk olup bir dilim karpuzu sularını akıtarak afiyetle mideye indirmek, bir avuç çekirdek alıp sahilde boş boş gezinmek, dalgaların sesi dinlemek, yorulunca soluklanmak için oturduğum yerde hayalle dalmak yakamozlar eşliğinde… Sen ve ben olmalıyız elbette, yoksa siyah-beyazın ötesine geçebilir mi hayat?
Sanırım bu gidişle işler hiç bitmeyecek, ben de hayallerimle yaşam zorunda kalacağım sonsuza dek :) Neyse rapor yazmaya geri dönsem iyi olacak, ama önce bir fincan kahve lüüütttffffeeeennnn…
1 yorum:
Her fırsatta yapacağız bu dediklerini canım benim, hayallerle yetinmeye gerek yok, kaçarız hayattan yakalayamaz o bizi mucucux
Yorum Gönder